İştah Kabartan Askeri Araziler ve Alımı Geciktirilen Zırhlı Araçlar

İştah Kabartan Askeri Araziler ve Alımı Geciktirilen Zırhlı Araçlar
11/05/2022

Yurtta Sulh Konseyi üyeliği kapsamında ülke çapında darbenin planlanması ve organize edilmesiyle suçlanan Kurmay Albay Bilal AKYÜZ, Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesinin 16/04/2019 ve 17/04/2019 tarihli duruşmasında; 15 Temmuz öncesinde askeri araziler ve kasıtlı olarak alımı geciktirilen zırhlı araçlarla ilgili çarpıcı iddaalarda bulundu. Kurmay Albay Bilal AKYÜZ   15 Temmuz kumpasinda tasfiye listesinde olmasının bir sebebinin de askeri arazilerin imara açılmasına onay vermemesi olduğunu belirttikten sonra bu süreçte yaşadıklarını anlattı. Harekat Başkanlığının onayı olmadan askeri arazilerin hiç kimseye devredilemeyeceğini vurgulayan Kurmay Albay Bilal AKYÜZ;

‘’Bunun sorumlusu kimdi kuvvette biliyor musunuz? Bendim ve Daire BaşkanımdıAnkara ve İstanbul'da konuşlu birliklerden çok değerli araziler üzerinde bulunan kışlaların harekat açısından ihtiyaç duyulmadığı, bu birliklerin buralardan taşınmasıyla ilgili nihai karar vermem için çok ciddi baskı altında kaldık. Zırhlı Birlikler, Piyade Okulu, Küçükyalı, Urfa daha sayamayacağım kadar... Rayiç bedeli tam 40-60 milyar dolar civarındadır. Yani rant çok büyük....''Daha sonra Etimesgut/Ankara’da bulunan Zırhlı Birliklerin Tuzlukçu-Yunak-Günyüzü bölgesine taşınmasının Genelkurmay Lojistik Başkanlığınca Kara Kuvvetlerin oluru alınmadan MSB'ye bildirildiğini, kendisi göreve başlayınca dosyayı inceledikten sonra arazinin Zırhlı Birlikler Okulu için uygun olmadığı anladığını, bunun üzerine „Bana da diyorlar ki sen bunu onayla; ben de onaylamayınca olay patladı.“

Bir Pazar günü telefonla acil olarak karargaha toplantıya çağrıldığını, Anadolu salonunda toplanıldığı, toplantı konusunun ise askeri araziler olduğunu belirttikten sonra ‘’Orgeneral bize; itiraz edenler varmış dedi, nasıl olsa bunların hepsini elimizden alırlar. Bunları niye imzalamıyorsunuz? İmzalayın bunları“ dediğini vurgulayan Kurmay Albay Bilal AKYÜZ, genarellerin çoğunun umurunda olmadığını; iki başkanlığın itiraz ettiğini, ordulardan gelen temsilcilerden de itiraz edenler olduğunu vurguladıktan sonra ‘’Bize zorla o imzayı attırmak istediler. Verin siz! Verin imzalayın gönderin o zaman, beni niye ortak ediyorsunuz? Hayır! Çünkü sorumluluk bende ve ben bu sorumluluğu bu millet için üzerime düşeni yaptım, itiraz ettim!“ 

Daha sonra özel kalemden, acil toplantının, Recep Tayyip Erdoğan’ın Hulusi Akar’ı arayarak „Siz bu arazileri niye vermiyorsunuz?“ demesi üzerine organize edildiğini öğrendiğini söyleyen AKYÜZ; devamında İstanbul Batı Yakası için 5 tane rapor hazırladığını belirttikten sonra ;

‘’Eğer İstanbul'da Allah korusun bir deprem olursa şu an Çadır Kent kurulacak yer yok. Ben de dedim bakın; bu milli bir mesele Kara Kuvvetlerini aşar bu, buna olur demeyin, lütfen demeyin, ama çok baskı oldu! Çünkü bakın 60 milyar dolar, çok iştah kabartıcı, rant çok büyük olunca rahatsızlıkta çok büyük oluyor. Türk Silahlı Kuvvetlerinin Milli Savunma Bakanlığı bütçesi ne kadar biliyor musunuz? Yıllık 20 milyar dolar, 3 tane Kara Kuvvetleri çıkartır o para...

Dönemin Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’ın askeri arazilerle ilgili 23 tane dosya ile pazar günü o toplantıya geldiğini de ilave eden Kurmay Albay Bilal AKYÜZ Ya vereceksiniz, Ya vereceksiniz! dediler herhalde“ diye ifadesini tamamladı.

Kurmay Albay Bilal AKYÜZ 17. Ağır Ceza Mahkemesinde verdiği ifadede Hulusi AKAR’ın Kara Kuvvetleri Komutanı olduğu dönemde güneydoğuda tekerlekli zırhlı araçlara çok ihtiyaç olmasına rağmen ihalenin Otokar Koç Grubu gitmemesi için onay vermediğini iddia etti. 

‘’Kobrayı kim üretiyor? Otokar Koç Grubu, bizim 300 adet acil harekat ihtiyacı vardı Kara Kuvvetleri Komutanı Hulusi Akar'dı onay vermedi. Daire Başkanım bizi gönderdi.  Birlikler bağırıp, çağırıyor şehit veriyoruz ve bunu onaylamadı. Mesele ihalenin Koç Grubuna gitmemesiymiş.... çünkü 1 buçuk yıl sonra Genelkurmay’dan devre arkadaşım dedi ki; ya bütün kuvvetler gönderiyor dedi!  Siz harekat ihtiyacı var diyorsunuz, niye onaylamıyorsunuz? Parası hazır dedi. 1 buçuk yıl sonra yaptığımız görüşmelerle onaylandı. Özellikle de Yaşar Güler araya girdikten sonra!! Ne oldu bu 1 buçuk yıl bir sürü şehit verildi. Peki vebali var mı?

Ayrıca Koç Grubu tarafından protipi üretilen Altay Tankı projesinin de BMC ye verilmesini eleştiren Kurmay Albay Bilal AKYÜZ „  Peki BMC bunu üretebilir mi? Ya mümkün değil üretmesi, fabrika lazım, bant lazım, ama fabrika çıktı fabrika bulundu. Milli Tankımız BMC'ye verildi. Peki BMC bunu nasıl yapacak; Arifiye üzerindeki silah fabrikası üzerine yapma kararı vermişler.„

Eğer Binali Yıldırım’ın isimlendirdiği gibi ifade edecek olursak 15 Temmuz Projesi olmasaydı; bu kararnamaler çıkamaz, askeri araziler de rantta açılamazdı. Tabii ki bu rant ekonomisine karşı çıkanlarda bedelini bu kadar ağır ödemezlerdi.