Akıncı Üssünde Hakan Fidan İzleri ve 15 Temmuz

16 Temmuz 2016 tarihinde Hava Kuvvetleri 4. Ana Jet Üs Komutanlığı (Akıncı) civarında sabah saatlerinde Milli İstihbarat Teşkilatı bünyesinde çalışan personelin bulunduğu, MİT tarafından 22 Mayıs 2017 tarihinde yaklaşık bir yıl sonra Meclis Araştırma Komiyonuna sunulan yazı [1] ile resmi olarak teyit edilmiş ve ilgili yazıda MİT personelinin “hava araçlarıın kalkışlarının önlenmesi için gerekli tedbirlerin alınmasına destek verdiği” belirtilmişti. 

MİT Personelinin Hava Savunma Maksatlı Bulunmadığı Ortaya Çıktı

Adil Öksüz'ün serbest bırakılması ile ilgili açılan soruşturma kapsamında savcılık ifadesinde Jandarma Astsubay Ahmet Camgöz [2]:

“Akıncı Üssü yakınında bulunan Kazan İlçe Jandarma Komutanlığına bağlı Kışla Karakoluna gitmek için hep beraber yani İlçe Jandarma Komutanımız, İlçe Emniyet Müdürü, Polis Karakolu Amiri Başkomiser Ahmet ve ben hep birlikte 2 araçla Kışla Karakoluna doğru gitmeye başladık. 

Kışla Karakoluna giderken yol üzerinde park etmiş halde siyah renkli yeni model Honda CR-V marka otomobili saat 11.00-11.30 sıralarında gördük, şüphelenerek durduk. Murat Bozdoğan komutanımız kimlik sormak için arabaya yaklaştılar. Ben tabancamı doğrultarak bu kişilere gösterdim. Aracın içinden şoför çıkarak sakin olun diyerek kimliğine de göstererek çıktı ve kimliği MİT'e ait bir kimlikti. Aracın içerisinde şoförle beraber 4 ya da 5 kişi vardı, ancak ben bu aracın plakasını alamadım, bizim ekipten de kimsenin aldığını düşünmüyorum. Kimliğin MİT'e ait olduğunu görünce biz kendilerinin gitmelerine müsaade ettik. Hatta Murat Bozdoğan komutanımıza “nereden kaçanlar var “ diye sormuşlar.”

Jandarma Astsubay Ahmet Camgöz’ün ifadesinden hareketle MİT personelinin bulunduğu araçta herhangi bir hava savunma sisteminin bulunmadığı ortaya çıkmış ve bu durum MİT personelinin hangi amaçla üs bölgesi civarında bulunduğu yönünde akıllarda soru işareti bırakmıştır.

MİT tarafından Meclis Araştırma Komisyonu’na sunulan resmi yazıda söz konusu personelin hava savunma maksatlı Akıncı üssü civarında bulunduğunu belirtmesi ve ilgili bilginin olay tarihinden yaklaşık bir yıl sonra verilmesi de 15 Temmuz süreci ile ilgili MİT tarafından önceden hazırlık yapıldığı yönünde kuvvetli şüpheleri artırdı. 

Bu durum;

• MİT resmi yazısı neden olay sonrası değil de tüm darbe davalarına ait soruşturmalar bitip iddianamelerin tamamlandıktan sonra gönderilmiştir? 
• Bu personelin varlığı neden hava savunması denerek gizlenmek isteniyor? 
• Acaba o saatte Akıncı üssünde görevli MİT ajanı/personeli mi bekleniyordu? 
• Bu konu talep edilmesine rağmen neden soruşturulmamaktadır? 

sorularını akıllara getirmektedir.

“Ecevit Akbaba” isimli MİT mensubu Akıncı Üssü Nizamiyesinde halkı provoke etti

Akıncı Üssü Nizamiyesinde yaşanan olaylarda tanıklardan bazılarının Ecevit Akbaba isimli bir MİT mensubunun halkı provoke ettiğine dair beyanlarının Akıncı iddianamesinden çıkartıldığı, bu durum ise Polatlı iddianamesinde bulunan iki yaralı şahsın ifadeleri ile ortaya çıktı.

Ecevit Akbaba’nın kim olduğu, Akıncı üssünde neden provokasyon yaptığı, vazifesi ve eğitimi olmayan halkı neden üssün içine girmeye zorladığı merak konusu. 

Kaynaklar

[1] Millî İstihbarat Teşkilatı tarafından Meclis Araştırması Komisyonuna sunulan 22.05.2017 tarih ve 10.000.06.000.105.2/50-97549206 sayılı cevabi yazı

[2] Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının Soruşturma No: 2017/48645, Esas No: 2017/21722, İddianame No: 2017/3779 sayılı [ Adil Öksüz ] iddianamesine şüpheli sıfatıyla ifade veren Jandarma Astsubay Ahmet Camgöz savcılık ifadesi