Şehit Haberleri ve Seçim Anketleri!

15 Temmuz üzerinden yıllar geçmesine rağmen, hâlâ olaylar üzerindeki sır perdesi tam olarak kalkmadı (kaldırılmadı!). Ancak dava dosyaları, deliller ve beyanlar incelendiğinde her geçen gün gerçekler gün yüzüne çıkmaya devam ediyor. Böylece olayların aslında göründüğü, daha doğrusu gösterildiği gibi olmadığı, yaşanan olaylar arkasında kirli planların, hesapların yapıldığı, tek tek ortaya çıkmaya devam etmektedir. Bunlardan bir tanesi de sözde Yurtta Sulh Konseyi üyesi olduğu ve 15 Temmuz'da taarruz helikopterlerini yönlendirdiği iddiasıyla tutuklanan ve Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesince kendisine onlarca müebbet hapis cezası verilen Kurmay Yarbay Özcan Karacan'ın dava dosyası kapsamında 24-25 Nisan 2019 tarihli esasa ilişkin savunmalarında belirtilmiştir. 

Kurmay Yarbay Özcan Karacan söz konusu savunmalarında;

"… gizli tanık Abdullah, Kara Havacılık Komutanlığı içerisine sık sık gelir ve dolaşır özellikle de bana yakın olmaya çalışırdı ve o dönemlerde bana bir şeyleri duyurmaya çalışıyor ki kendisi ile muhatap olayım... Bu süreç, uzunca bir zaman devam etti, özellikle helikopterimizin düştüğü Mayıs ayı içerisinde de tap yaptı. Peki ne yapıyordu bu Abdullah? Nelerden bahsediyordu? Abdullah diyordu ki; o dönemde çok artan özellikle de bizim personelimizi korkuya salan, toplumda korku yaratan hususlarda; "siz diyordu boşuna korkuyorsunuz, bu şehit haberleri, helikopter düşmeleri her şey belirli bir yerden kontrol ediliyor. Bunların hepsi Saray tarafından planlanıp yaptırılıyor ve onların kontrolünde olduğunu ve bunların seçim malzemesi olarak kullanıldıklarını, daha çok kişinin şehit olacağını, tek başına bütün ipleri eline alana kadar, iktidar olana kadar, olduktan sonrada başka hedefleri ele geçirene kadar şehitlerin artarak devam edeceğini, hatta helikopterlerimizin düşeceğini" söylüyordu. Bunu her ortamda ifade ediyor ve bu korkuyu hep yayıyordu. Ben acaba o zamanlar bunu kaale almıyordum, yani bu adam benim nazarımda hiçbir zaman kıymetli olmadı, ama bakın adam geliyor, benim personelimin olduğu bir ortamda ağza, yani ağzına büyük gelecek, kalbine büyük gelecek, kendine büyük, kalıbına büyük gelecek cümleler kullanıyor. E şimdi bakıyorsun, yaşananlara bakıyorsun ve bizim 13 Mayıs'ta helikopterimizin düşmesine bakıyorsun onun gelip ortalıkta "ben size demedim mi daha neler olacak" demesine bakıyorsunuz insan ister istemez şüpheleniyor, acaba diyorsunuz bu adam, ya işe yaramaz adam haklı olabilir mi diyorsunuz. O hala diyor ki, sizin bilmediğiniz çok şey var, ben biliyorum, ben kimseden korkmuyorum diyor… Temmuz 2015 - Kasım 2015 arasında verdiğimiz yaklaşık 800 şehidin haberi Cumhurbaşkanına arz edilirken Abdullah'ın sağda solda anlattıklarının doğru olma ihtimali var mı? Sayın Cumhurbaşkanımıza şehit haberleri verilirken aynı anda seçim anketleri de paralel yürüdüğüne dair bilgiler veriliyor muydu? Seçim anketleri ile birlikte aynı anda şehit haberleri veriliyor muydu?..."

Şeklinde beyanda bulunmuş ve ifadesinde belirttiği (Anket sonuçları ve şehit haberlerinin Cumhurbaşkanı'na aynı anda arz edilip edilmediği ve aralarında bir ilişki kurulup kurulmadığı) hususların araştırılmasını ve gizli tanık Abdullah'ın bu hususlarda beyanlarının alınmasını talep etmiş, ancak bu talebi, asli görevi gerçeklerin ortaya çıkarılması olan, adil yargılama yapması gereken yargı mercii tarafından her zamanki gibi adeta gerçeklerle karşılaşmaktan, daha doğrusu gerçek faillerin ortaya çıkarılmasından korkularak maalesef reddedilmiştir.

2015 yılı içerisinde Türkiye'de meydana gelen terör saldırıları incelendiğinde;

 - 6 Ocak 2015'te İstanbul Sultanahmet'teki Turizm Şube Müdürlüğüne düzenlenen bombalı saldırı (Saldırıda 1 polis şehit oldu, 2 polis yaralandı)

 - 13 Mayıs 2015'te Hakkari Çukurca'da düşürülen helikopter (Saldırıda 2 asker şehit oldu)

 - 5 Haziran 2015'te Diyarbakır’daki HDP mitinginde düzenlenen bombalı saldırı (Saldırıda 5 kişi hayatını kaybetti, 400’ü aşkın kişi yaralandı)

 - 20 Temmuz 2015'te Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde meydana gelen intihar saldırısı (Saldırıda 34 kişi hayatını kaybetti, 100’e yakın kişi ise yaralandı)

 - 10 Ekim 2015'te meydana gelen Ankara Garı intihar saldırısı (Saldırıda 109 kişi hayatını kaybetti, yaklaşık 400 kişi yaralandı),

Kurmay Yarbay Özcan Karacan'ın savunmasında belirttiği hususların gerçeklik payının yüksek olduğu, en azından araştırılmaya değer olduğu görülmektedir.

Seçim kazanma, güçlenme, zafer elde etme gibi saiklerle askerlerin ve vatandaşların ölmelerine göz yuman, hatta ölmerine sebep olan, adeta kanla beslenen gerçek suçluların er ya da geç ortaya çıkarılarak hesap vereceği günlerin çok uzak olmadığına inanıyorum.

Serdar Türkoğlu

Kaynak

Ankara 17. Ağır ceza Mahkemesinin 24-25/04/2019 tarih ve 2017/109 esas sayılı OBS çözüm tutanağı