Mahkeme Başkanı, Hulusi Akar ile ters düştü: "Biz seni ürkütücü bulmuyoruz"

15 Temmuz 2016'da Genelkurmay Başkanlığı'nda yaşanan olaylarla ilgili görülen davaların üzerinden yıllar geçti. AKP rejiminin yargısının verdiği kararlar gelecek nesillerin vicdanında yargılanmayı bekleye dursun duruşmalarda yaşanan ilginç detaylar ortaya çıkmaya devam ediyor. Kurmay Albay Fırat Alakuş ile Mahkeme Başkanı Oğuz Dik arasında yaşanan diyaloglar da bunlardan bazıları. Başkan Dik, dönemin Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar'ın 'Ürkütücü yüz ifadesiyle' şeklinde tasvir ettiği Kurmay Albay Alakuş için, Akar'la ters düşen ifadeler kullandı.

'CEZAEVİNDE DARP EDİLDİM'

15 Temmuz 2016 akşamı terör alarmı sebebiyle timiyle birlikte geldiği Genelkurmay Karargahı'ndaki olaylar sebebiyle yargılanan Alakuş, 2017/109 esas sayılı Genel Kurmay Çatı davasında esasa ilişkin savunmasını 19.03 ve 20.03 2019'da sundu. SEGBIS ile kaydedilen duruşmanın tutanakları ortaya çıktı. Savunmasının başlangıcında 32 aydır ağırlaştırılmış müebbet hükümlülerine uygulanan şartlardan daha ağır şartlarda yaşadığına dikkat çeken Alakuş, ilk savunmasının 'zülf-i yare dokunduğunu' belirtti ve şu ifadeleri kullandı:

'TUZAĞA DÜŞÜRÜLDÜK'

"Bir kısım kraldan çok kralcıların amiyane tabirle de bir kısım kendini bilmezlerin hoşuna gitmemiş olmalı ki masumiyet karinesi hilafına cezaevinde darp edildim. Benim ve emrimdeki 2. Özel Kuvvetler Tugay Komutanlığı personelinin yalnızca Özel Kuvvetler Komutanlığı tarafından tevdi edilen terör tehlikesine karşı Genelkurmay Başkanlığı'nın emniyetinin takviye edilmesi kapsamında emir komuta hiyerarşisi içinde harekata iştirak etme maksadıyla faaliyet icra etmiş ancak gelinen durum itibariyle darbeyle iltisaklı şahıslar tarafından tuzağa düşürüldüğümüzün açık ve sarih olması, şahsımın ve emrimdeki personelin gerçek mağdur olmasına rağmen masumiyet karineleri hiçe sayılmıştır."
Siyaset kurumunun mahkeme üzerindeki etkisine vurgu yapan Kurmay Albay Alakuş, uyuşturucu baronu Naci Şerif Zindaşti'nin yargılandığı davadan örnek verdi. Alakuş, isim vermeden hayatını kaybeden AKP'li eski Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu'nun mahkemeyi nasıl etki altına aldığının medyada ortaya çıkarıldığını anımsatarak "Şimdi bu müşahhas örneğe bakıp acaba diyorum bu örneğin tam aksi yönünde olmak üzere benim tutukluluk halimin devamı için eski bir bakan veya siyasetçi aramış olabilir mi? Bir mafya babasına tanınan hak yalnızca milletime ve devletime hizmet etmekten başka gayesi olmayan ve bu hususa da delil olan önceki safahatıma rağmen bu hakkın şahsıma çok görülmesi dikkate şayandır. Bir gün mutlaka gerçeklerin ortaya çıkacağına kesinlikle tüm kalbimle inanıyorum." şeklinde konuştu.

TÜRKİYE HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ ENDEKSİNDE DİBE VURDU

Kurmay Albay Fırat Alakuş savunmasının başlangıç bölümünde Dünya Adalet Projesi isimli organizasyonun yayımladığı Hukukun Üstünlüğü Endeksi'ne atıf yaptı. Alakuş'un o dönem verdiği bilgiler Türkiye'de AKP ve müttefiklerinin oluşturduğu rejimin güdümündeki yargının her geçen gün ne kadar kötüleştiğini de ortaya koyuyor. 2017 yılında yayınlanan rapordan yapılan alıntıya göre Türkiye 117 ülke içinde 101. sırada yer alırken 2024 yılındaki değerlendirmeye göre çok daha alt sıralara düşerek 125 ülke içinde 117'nci oldu. Yayımlanan rapora göre Zambiya, Meksika, Angola ve Madagaskar gibi ülkeler bile Türkiye'den daha iyi durumda.

MAHKEME BAŞKANINA: HAZIR SİZİN CESARETİNİZDEN SÖZ AÇILMIŞKEN...

Kurmay Albay Fırat Alakuş, esasa geçmeden önce savunmasını hangi unsurlar üzerine temellendireceğini anlattı ve takip edeceği usulü tarif etti. Bu aşamada Alakuş, medyadaki karalama kampanyasına da değindi. Mahkeme Başkanı Dik'e "Hazır medyadaki iftiralarla yapılan algı operasyonları ve sizin cesaretinizden söz açmışken" şeklinde seslenen Alakuş, "Dönemin Genelkurmay Başkanı tarafından başlatılan şahsıma yönelik ürkütücü yüz ifadesi olan yahut medyadaki tabir ile 'ürkünç adam' hususuna da değinmekte fayda görüyorum." dedi.

İŞKENCE Mİ POLİSİN SANATSAL ÇALIŞMASI MI!

Mahkeme Salonu'ndaki dev ekrana yansıtılan fotoğrafını niçin savunmasına dahil ettiğini anlatan Kurmay Albay Alakuş, "Buraya konulmasının maksadı kimseyi korkutmak ya da ürkütmek değildir. 19 Temmuz 2016'da Sulh Ceza Mahkemesi'nde ilk duruşmaya çıkmadan önce çekilen bu fotoğraf gözaltı süresince ve hazırlık soruşturması sürecindeki maruz kaldığım kötü muamele ve sistematik işkencenin en basit kanıtlarından biridir. Yahut Türk polisi yüz ifademi yeterince ürkünç bulmamış olmalı ki sayın Genelkurmay Başkanımızı da yalancı çıkarmamak için yüzüm üzerindeki sanatsal çalışması olarak da nitelendirebiliriz belki." şeklinde konuştu.

'BÖYLESİ DAVALAR TRAJEDİ İLE BAŞLAR KOMEDİ İLE BİTER'

Kurmay Albay Alakuş, soruşturma safhasında görüştüğü avukatlardan birinin sıradışı tespitine de yer verdi. Avukatın ifadesiyle "Böylesi davalar trajedi ile başlar komedi ile biter" diyen Alakuş, bu sözün hakikatini zaman geçtikçe anladığına dikkat çekti ve sözlerini şöyle sürdürdü: "Tecrübi faktörleri göz önünde bulundurarak esasa ilişkin savunmamı mümkün mertebe ortamı germeden, kimseyi ürkütmeden, yaşadığımız trajediye mümkün olduğunca asgari seviyede değinerek daha çok da renkli, eğlenceli, mizahi bir üslupta yapmayı hedefliyorum."

"ŞU DAVADA EN RENKLİ ADAMLARDAN BİRİSİN, SENİ ÜRKÜTÜCÜ BULMUYORUZ"

Oturduğu kürsüden savunmayı dinleyen Mahkeme Başkanı Oğuz Dik tam bu esnada Alakuş'un sözünü kesti. Alakuş'un mizahi üslubuna vurgu yapan Başkan Dik, "Fırat şu sanıklar içinde en renkli adamlardan birisin, baştan söyleyeyim yani. Biz seni ürkütücü bulmuyoruz. Renkli ve espri anlayışı yüksek biri olarak görüyoruz." dedi. 15 Temmuz yargılamalarında sanıkların ve avukatlarının ısrarlarına rağmen Hulusi Akar'ı yüzleşme için mahkemeye çağırmayan mahkeme başkanları arasında yer alan Oğuz Dik'in bu çıkışı dikkat çekti. Dönemin Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar'ın 'Ürkünç yüz ifadesiyle bir albay' sözlerini AKP ve Ergenekon medyası o günden beri diline doladı ve hatta bu sözler dönemin sembollerinden biri haline getirildi. Diğer bütün sanıklar gibi, siyasilerin ve derin odakların yaptığı baskılarla baştan suçlu ilan edilen Kurmay Albay Fırat Alakuş'un maddi ve manevi kişilik hakları bu kaba sözlerle rencide edilmiş ve sosyal medyada bilinçli bir şekilde gündemde tutularak Beştepe sarayında daha ilk günden alınan kararların hukuksuz dayanaklarından biri haline getirilmişti.

'ZULÜM KARŞISINDA DURMAYAN HAKKIYLA BİRLİKTE İZZETİNİ DE KAYBEDER'

Kurmay Albay Fırat Alakuş, Ergenekon örgütüyle iş tutan AKP rejiminin zindanlarında esir tutulan yüzlerce-binlerce meslektaşı gibi, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin yetiştirdiği en mümtaz subaylardan biri. On yıllarca özveriyle hizmet ettiği ülkesinin iyiliğinden başka birşey düşünmediğini bir kez daha ifade eden Alakuş, esasa ilişkin savunmada kullanacağı usulü adaletin tesis edilmesine yardımcı olmak için iyi niyetle tercih ettiğinin altını çizdi ve sözlerini şöyle tamamladı:

"Adaletin olduğu yerde dalalet ve zulüm olmaz. Hazret-i Ali'nin bu meyandaki veciz sözünü de anmayı üzerime vazife biliyorum. Zulüm karşısında durmayan hakkıyla birlikte izzetini de kaybeder."

Baha Yılmaz