ABD AWACS Uçağı 15 Temmuz'da Neleri Kaydetti?
15 Temmuz’dan 5 gün önce çok ilginç bir gelişme yaşanıyor. ABD Hava Kuvvetleri Türkiye’den bir talepte bulunuyor. Suriye sınırında istihbarat amaçlı uçacağını, İncirlik üssünü kullanmak istediğini ve görevin 10-16 Temmuz arasında olacağını iletiyor. Talep Türk Hava Kuvvetlerine intikal etmiş ve kurum ceridelerinde detaylar var. Talebe Türk hükümeti ve Hava Kuvvetleri tarafından olumlu cevap veriliyor.
İncirliği üs olarak kullanan 2 adet AWACS uçağı 10 Temmuz tarihinde Türkiye’ye geliyor. Bilindiği gibi bu uçaklar hava istihbaratı toplayan ABD üretimi uçaklar. Görev 16 temmuza kadar devam ediyor ve sonrasında ABD’ye dönüş yapıyor. 15 Temmuz’dan önce gelip bir gün sonrasında Türkiye’yi terk eden bu uçakların geliş tarihi çok ilginç olmakla birlikte, kaydettiği hava istihbarat bilgileri 15 Temmuz kurgusuna dair çok şey söylüyor olabilir. Şöyle ki;
1- 15 Temmuz’u kapsayan tarihler dahil, başta radar kayıtları olmak üzere önemli hava istihbarat bilgileri bu uçaklarca depolanmış görünüyor. Bu tarihlerin seçilmesi ABD tarafından önceden bir şeyler bilindiğine işaret ediyor.
2- Bunlar ile Recep Tayyip Erdoğan ve rejim ortaklarına şantaj yapabilecek önemli ölçüde bilgiye sahip olması kaçınılmaz.
3- Marmaris’te meçhul helikopterli jandarma timini ve 2 polisimizi şehit ettiğini biliyoruz. Radar kaydı silinen meçhul helikopterlerin ABD’de radar kayıtları bulunuyor olabilir ve varsa rejimi zora sokacak cinsten.
4- Örneğin hepimizin yüreğini kanatan Gölbaşı Özel Harekât saldırısı var. Mahkemedeki radar kayıtları karmaşadan başka bir şeyi göstermiyor. Sonucu rejim söylemini altüst edecek radar kayıtları ve sorumlu adresin belki rejim ortaklarını göstermesi korkulu rüyaları olabilir.
5- TBMM’nin bombalanma iddiası ile ilgili o saatte havada hiçbir uçağın olmadığı bilgisi bu bilgilerden sadece biri olabilir.
6- 15 Temmuz’la ilgili birçok ABD’li yetkilinin hatta eski CIA direktörü Mike Pompeo’nun 15 Temmuz’un gerçek bir darbe olmadığına dair açıklamalarının temelinde bu bilgiler mi var? sorusu akla geliyor.
7- Ya gün gelir rejim ve ortaklarının kendi vatandaşını öldürdüğü bilgisi ABD tarafından güçlü bir şekilde dile getirilirse? Türkiye’de esir alınmış medya var ama ABD ve yabancı basın bunu şantaj olarak kullanmışsa ve kullanıyorsa?
Şerefli Türk askerini ve KHK ile ihraç edilmiş muhtelif kamu personelini güvenlik problemi olarak gösterenlerin kulakları çınlasın! Birçok yabancı devlet ve yabancı istihbaratın elinde Türkiye’deki rejim ve başındakine yönelik şantaj konusu yapılacak bilgiler en büyük güvenlik sorunumuz değil mi?
15 Temmuz tuzağını kuran “iktidar ve suç ortakları” kendilerinin sürekli kullandıkları deyimle ülkenin “beka sorunu” haline gelmiş olmuyorlar mı?