ZULÜMDE SINIR TANIMAYAN HÜKÜMET BİR CAN DAHA ALDI: TUĞGENERAL MEHMET ŞÜKRÜ EKEN
KORONAVİRÜS TEDAVİSİ GÖREN TUĞGENERAL MEHMET ŞÜKRÜ EKEN HAYATINI KAYBETTİ
Samsun Eski Garnizon Komutanı Tuğgeneral Mehmet Şükrü Eken (56), koronavirüs tedavisi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. Tuğgeneral Eken, Bafra Cezaevinde koronavirüse yakalandı ve 24 Mart’ta Bafra Devlet Hastanesine kaldırıldı. Hastanenin yoğun bakım servisinde koronavirüs tedavisi gören Eken, 19 Nisan 2021 tarihinde hayatını kaybetti.
Bu vefat haberi; cezaevlerinde koronavirüsün yayılmasının engellenmesinde tedbirlerin ve hijyenin yeterince sağlanmadığının, sürecin iyi yönetilmediğinin, aşı imkanlarından muaf tutulan insanlara yönelik bu tavrın ne denli ölümcül neticeye sebep olduğunun acı bir kanıtı oldu.
ASTLARINI, ÜSTLERİNE KARŞI KORUYAN VE EZDİRMEYEN BİR KOMUTANDI
Tuğgeneral Eken, astlarını koruyan ve bu vasfıyla saygı gören ve sevilen bir Komutandı. Astlarının tanıklığına göre, Menteş’te icra edilen ATAT İntibak Eğitimi Kampında, dönemin KKK Org. Erdal Ceylanoğlu, Harbiyeli adaylarının intibak eğitimi esnasında yaptığı bir denetlemede, askerî öğrencilere askerlikle bağdaşmayan uygunsuz emirler vermiş ve tuhaf davranışlar sergilemişti. Erdal Ceylanoğlu denetleme adı altında yaptığı bu ziyarette (!), hem askerî öğrencilere mobbing uygulamış hem de Takım ve Bölük komutanlarına sebepsiz bir şekilde öfkeli tavırlar sergilemişti. Ancak Mehmet Şükrü Eken kendi kariyerini riske atarak Takım ve Bölük komutanlarını Kuvvet Komutanına karşı korumuş ve onların huzur içerisinde çalışmalarına devam etmelerini sağlamıştı.
KARMA TABUR SİSTEMİNİN KALDIRILMASINDA ÖNEMLİ KATKI SAĞLADI
Tuğgeneral Eken ayrıca, 1996 yılında uygulanmaya başlanan ve Kara Kuvvetlerinde sıkça tartışılan “Karma Tabur” eğitim sisteminin kaldırılmasına en çok katkı sağlayan Komutanlardan biri olmuştu. Karma Tabur eğitim sistemi her sınıftan askerî öğrencilerin, yemek, eğitim ve birçok zaman diliminde bir arada olmalarını sağlayan bir eğitim metoduydu. KHO K. Yaşar Büyükanıt zamanında, ABD Kara Harp Okulu’ndan (West Point) bizim kültürümüze ve yerleşik disiplin anlayışımıza uygun olup olmadığı konusunda çok da üzerinde düşünülmeden uygulanmaya konulmuştu.
2010 yılına gelindiğinde, kıtalardan gelen çokça şikâyet ve eleştirilere rağmen kimse dönemin KKK Org. Işık Koşaner’e durumu arz edemiyordu. Dönemin Okul K. Tümg. Kenan Hüsnüoğlu “Işık Koşaner Paşa dört sene KHO K.lığı yaptı ve kendi döneminde bunu kaldırmadı. Ben şimdi nasıl siz yanlış yapmışsınız bu bize yaramıyor derim” diyerek konuyu üst makamlara taşımaktan imtina ederken, Öğrenci Alay K. Albay Mehmet Şükrü Eken sorumluluğu üzerine alarak, tüm takdimlerde ve sıralı üst rütbeli Komutanların Öğrenci Alayına yaptığı ziyaret ve denetlemelerde, bu sistemin kaldırılması gerekliliğini cesurca ve açıkça üstlerine ifade ediyordu. Nitekim bu çalışmalar sonucunda, “Karma Tabur” eğitim sisteminin uygulanmasına 2011 yılında son verildi.
DARBE İFTİRALARINA YÖNELİK DOSYADA HİÇBİR DELİL YOK
Ölümünün ardından, iftirada sınır tanımayan hükümetin çamur medyası tarafından darbeci olduğu iddiaları tekrar gündeme getirildi. Merhumun dosyasına bakıldığında darbe girişimine dair tek bir delil bulunmadığı anlaşılıyor.
Darbecilik iddiasının dayandığı sebeplerin ilki, adının sıkıyönetim atama listesinde olması. Kim tarafından gönderildiği hala meçhul olan, ıslak imzası bulunmayan ve MSB tarafından hazırlanan fişleme listesiyle arasında ciddi benzerlikler bulunduğu anlaşılan bir elektronik belge. Kaldı ki, bu listede yer alıp görevine devam eden veya yargılandığı halde beraat edenler bulunuyor.
Eski Sahil Güvenlik Karadeniz Bölge Komutanı Kıdemli Albay Murat Özer mahkeme ifadesinde, olay günü Tuğgeneral Eken ile bir araya gelmediğini, darbe girişimi kapsamında herhangi bir emir veya talimat almadığını ifade etmiştir. Buna rağmen mahkeme lehindeki tanıklığı dikkate almamıştır. Ayrıca Tuğgeneral Eken sıkıyönetim komutanı olduğu yönünde gelen emri yerine getirmemiş, sadece birliğinin emniyetini sağlamış ve birlik dışına asker ya da silah çıkartmamıştır.
Görüldüğü gibi merhumun darbeciliğine ilişkin iddialar iftiradan öteye geçmemiştir. Aleyhinde konuşanların temsil ettikleri değerlere ve karakterlerine bakıldığında; konuşulanların sadece merhum Komutanımızın insaniyetine, dürüstlüğüne ve vatanseverliğine şahitlik ettiği söylenebilir.
HALKLA VE YEREL YÖNETİCİLERLE OLAN SICAK İLİŞKİLERİYLE TANINIYORDU
Tuğgeneral Eken, ayrıca, özellikle Güneydoğu’da görev yaptığı dönemde halkla ve yerel yöneticilerle sıcak ilişkiler kurmasıyla, devletin sıcak yüzünü temsil etmesiyle biliniyordu. Samsun Garnizon Komutanlığı döneminde anneler günü vesilesiyle Samsunlu şehit annelerine yazdığı mektuplar, özlenen ve milletinin emrinde bir TSK için bir umut ışığı olmuştu. Mevcut durumda ise milletimiz böyle komutanları çok özleyecek ve çok bekleyecek gibi duruyor.
Ruhun Şad Olsun Komutanım…