MİT’in “Komutanlara Suikast” İhbarı ve KKK Özel Kalemi Bnb. Nejdet Eroğlu’nun Başına Gelenler

Piyade Kurmay Binbaşı Nejdet Eroğlu, 2003 Kara Harp Okulu mezunu. Trabzon Uzungöl’lü. Silah arkadaşları arasında mertliği, dürüstlüğü ve asla dedikoduya izin vermemesiyle tanınıyor. Astları ve üstleri tarafından sevilen, saygı duyulan bir subay daha. Harp Okulu yıllarından itibaren taşıdığı sorumluluk duygusu ve etrafındakilerle oluşturduğu güven neticesinde, kıta hayatında da terörle mücadele görevlerinde de hep en önde olan, zor durumlarda görevi üstlenen bir asker. Harp Akademisindeki başarısı, dönemin 1’inci Ordu K. Org. Salih Zeki Çolak’ın icra subayı olmasına yol açıyor. Daha sonra da Salih Zeki Çolak KKK iken, onun Özel Kalem Müdür Yardımcılığına atanıyor. 

Dünyanın Bütün Nehirleri Adalete Susamış Bir İnsanın Susuzluğunu Gidermeye Yetmez 

“Genelkurmay Çatı” davasında müebbet hapis cezasına çarptırılan Nejdet Binbaşının savunması, şair Sadi’nin sözüyle başlıyor; "dünyanın bütün nehirleri adalete susamış bir insanın susuzluğunu gidermeye yetmez." Duruşma ifadesinde belirttiği gibi, Kara Kuvvetleri Özel Kalem Müdür Yardımcısı olarak 15 Temmuz günü her zamanki gibi iş yerinde mesaide bulunuyor. Dönemin KKK Orgeneral Salih Zeki Çolak'ın o gün icra edeceği program bitince Kuvvet Karargâhına dönmesini bekliyor. Neden? Çünkü Kuvvet Komutanı sağ salim konutuna gitmeden Bnb. Nejdet Eroğlu’nun mesaisi bitmiyor. 

Salih Zeki Çolak 15 Temmuz gecesi saat 10.00 olmasına rağmen karargâha dönmüyor. Bnb. Eroğlu’nun Komutanın emir subayına (sürekli yanında bulunan kişi) ulaşma çabaları da nafile kalıyor. Aklına, daha önceden Komutana yapılacağı ihbar edilen suikast girişimi ikazları geliyor. Karargâhtaki emir subaylığı odası kendi odasının çaprazında. Kapılar açık, bakıyor orada bir hareketlilik var, hemen oraya gidiyor. Genelkurmay Nizamiyesinde bir çatışmanın yaşandığını, iki yaralının olduğunu öğrenince, süratle olay yerine Komutanının yanına gitmeye karar veriyor. Sonrasında ise sıra dışı gelişmeler yaşanıyor;

Genelkurmay kavşağına vardığında, burada yol trafiğe kapalı olduğu için polis tarafından durduruluyor. Kimliğini polise göstermeyi müteakip Komutanın yanına gitmek için yardım istiyor. Polis, güney nizamiye kapalı olduğundan, kuzey nizamiyeye gitmesine müsaade ediyor.

Kuzey nizamiyeden içeri üniformalı ve silahsız olmasına rağmen giremiyor ve nöbetçi personel tarafından kendisine silah doğrultuluyor. Geldiği aracı geri gönderip oradan ayrılamayacağını söylüyorlar.

Kötü bir şeyler olduğunu seziyor ve görevi gereği Komutanın böyle bir durumda yanında olabilmek için, ortamın gerginleşmesi ve kalabalıklaşmasını fırsat bilerek demir parmaklıklardan Genelkurmay Kh. içine atlıyor. Bunun üzerine nöbetçi personel tarafından Destek Kıtaları binasına götürülüyor ve kimliğini gösterdiği halde kötü muameleye tabi tutuluyor. 

İlerleyen zamanlarda Komutanın yanına gitme isteğini defalarca yineliyor, bu ısrarlar neticesinde görevli bir personelin ikazı ile er/erbaş dinlenme odasına geçmesi söyleniyor ve sabahın erken saatlerine kadar buradan çıkartılmıyor.

 Sabah ilk fırsatta ortamın tenhalaşmasından istifade ile Genelkurmay Kışlasından çıkıyor. Olayı aydınlatmak istiyor, ancak yanında karargâhta yasak olduğu için cep telefonu yok. Ayyıldız Caddesinde yürüyor. Kuvvet Komutanının lastikleri ve radyatörü patlatılmış aracını görüyor, polislerle irtibata geçiyor ve askerî inzibat olmadığından kendi hür iradesiyle polise sığınıyor. 

MİT Tarafından Üst Düzey Askerî Personele Suikast Yapılacağı İhbarı Yapıldı.

“Kuvvet Komutanına yönelik bir suikastın olacağı beklentisi, tedirginliği, gerginliği karargâhta vardı. Bunu söyleyen MİT Müsteşarlığının yayınlamış olduğu mesaj emridir. Bizatihi komutana, kurmay Başkanına arz edildi”.

MİT Müsteşarlığının 4 Temmuz 2016 tarihli “DEAŞ muhtemel eylemi” konulu yazısı. İlgili yazının C maddesinde; "emekli, muvazzaf üst düzey askerî personele yönelik kaçırma, suikast" ibaresi mevcut.

Silsile ile, 1’inci Ordu K.lığından bu emri alan 3. Kolordu Komutanlığı da bu emri “Çok ivedi” olarak 15 Temmuz tarihinde saat  14:55'te ast birliklerine yayınlıyor. Bu emrin atıfta bulunduğu “ilgi emir” yazısı nedir? Yukarıda arz edilen MİT’in ihbarı.

Bnb. Eroğlu, söz konusu ihbar yazılarının ve karargâhta oluşan gerginliğin bir sonucu olarak, bir asker olarak, Özel Kaleminde bulunduğu Kuvvet Komutanına ulaşmaya, aynen terörle mücadele görevlerinde en riskli ortamlarda sorumluluğu üzerine aldığı gibi, yine vazifesini yapmaya çalışıyor.

Sözün kısası, 15 Temmuz günü yaşanan hadiselere nasıl reaksiyon gösterdiğinizin yani hukuk dilinde maddi gerçekliğin bir önemi yok. Adınız kumpas listelerine ne şekilde yazıldıysa kararınız ona göre çıkıyor.