15 Temmuz’un Değiştirdiği Bir Hayat

15 Temmuz’un Değiştirdiği Bir Hayat
10/04/2021

 “Bir emriniz var mı?” Diye Sordu, Hayatı Altüst Oldu

Hukukun olmadığı bir ülkede yaşıyorsanız, hazırlanan bir tuzağın ortasında kalmışsanız ve tuzağı kuranların daha fazla kurbana ihtiyaçları varsa işiniz şansa kalmıştır. Şans veya tesadüf eseri içinde bulunduğunuz durum birilerinin işine yarıyorsa darbeci (!) ilan edilmeniz işten bile değildir. Bunun en iyi örneğini İkmal Astsubay Harun Yıldız’da görüyoruz.

Özel Kuvvetler Komutanlığı davası sanığı Ümit Bak’ın avukatı Turgay Özcan’ın gündeme getirdiği husus hayli dikkat çekici. Yıldız, 15 Temmuz akşamı doğudan gelen birliklerin alınması için araç komutanı olarak görevlendirilir. 21.30'da sivil kıyafetle askerleriyle birlikte, sivil plakalı bir birlik otobüsünü alarak, Etimesgut'taki askerî hava alanına giderler. 

Nöbetçilerin nizamiyede kendilerini durdurması ve birliğe almaması üzerine Gölbaşı'ndaki Özel Kuvvetler Karargâhına dönmeye karar verirler.  Ama öncesinde Astsubay Harun Yıldız, Nöb.Sb. Yüzbaşı Volkan Vural Bal’ı arayarak "bir emriniz yoksa dönüyoruz" der, ancak Yüzbaşı Volkan kendisine bu kez Özel Hava Alayına gitmesini emreder.

Özel Hava Alayı nizamiyesinde, "giriş ve çıkışlar yasak" denilerek bir kez daha içeri alınmayan Astsubay Yıldız’a niçin geldikleri sorulur. Doğudan gelecek tabur personelini Oğulbey kışlasına götüreceğini ifade ettikten sonra “Aracın içinde bekleyin” talimatını alır. Burada beklerken, alay kışlasının dışından silah sesleri duyulur. Tehlikeli olur düşüncesiyle tekrar nizamiyeye gidip içeride beklemeye başlarlar ve beklerken saat 02.00 sularında Diyarbakır uçağı gelir. Helikopterler, gelen bir kısım personeli alınca kimse otobüse binmez. Astsubay Yıldız bölgeden ayrılmak için bu kez Özel Kuv.K.lığı Nöbetçi Amiri Yb. Ümit Koçak’ı arar ve “Bekleyin” emrini alır. Aldığı emir gereği bulunduğu yerde bekleyen ve kışla içinde bulunduğu için de darbeci kabul edilen Yıldız 16 Temmuz günü saat 13.00'te gözaltına alınır. Yıldız bir daha özgür olamadı ve aldığı müebbet cezasını Yargıtay onadı. Emri veren Yzb. Volkan Vural Bal ve Nöbetçi Amiri Yb. Ümit Koçak ise bu davada sadece tanık statüsündeydi ve görevlerine halen devam ediyorlar.

Emeklilik dilekçesi verip izne ayrılmayı ve akabinde emekli olmayı planlayan İkmal Astsubay Harun Yıldız’ın hayatındaki büyük değişikliğin sebebi, adil bir yargılama değil, sadece askerliğin en temel prensiplerinden olan görev ifası sonrası tekmil vermesi ve askeri nezaket kuralları gereği sarf ettiği “bir emriniz var mı Komutanım?” sorusunu sorması ve devamında yaşanan şanssızlıklardır. Tuzağa düşürdükleri az sayıdaki asker darbe görüntüsü için yetersiz olacak ki, sözde darbeci asker sayısını arttırmak için kaç masuma kıydılar, bilemiyoruz!